Koyun Gütmeyen Peygamber Var mı?

 

Muhammed aleyhisselam çok sevdiği amcasının maddi durumuna seyirci kalamazdı. Bir şeyler yapmalı ve elinden geldiğince amcasına destek olmalıydı. Henüz on yaşlarında iken Mekke vadilerinde çobanlık yapmaya, Kureyşlilerin koyunlarını gütmeye başladı.

Ebu Hureyre radiyallahu anh’ın  rivayetine göre Allah Resûlü:

Allah’ın gönderdiği hiçbir peygamber yoktur ki koyun gütmüş olmasın, buyurdu. Sahabiler: Ya Resulallah sen de mi? Diye sorduklarında Resul-i Ekrem: Evet, ben de Kararit mevkiinde Mekke halkının koyunlarını güderdim, diyerek cevap verdi.[1] 

Allah Resûlü Mekke Fethi için sefere çıkıp Merruzzahran adlı mevkiye geldiğinde sahabiler Erak ağacının yemişlerinden toplamaya başladılar. Efendimiz, onların kararmış olanlarını tavsiye ederim, zira tadı en güzel olanlar onlardır, buyurdu. Bu bilgiye ancak çobanlık yapmış olan kimselerin sahip olabileceğini bilen sahabiler hayretle sordular: Ya Resûlallah sen çobanlık mı yaptın? Resûl-i Ekrem şöyle buyurdu: Koyun gütmeyen peygamber mi var? Her peygamber mutlaka çobanlık yapmıştır.[2]

Efendimizin çocukluk yıllarında çobanlık yapmasının elbette pek çok hikmeti vardır. O kendisine emanet edilen koyunları muhafaza etmiş, onları yırtıcı hayvanlara ve hırsızlara karşı korumayı bilmiştir. Koyunların otlaklarda yayılmalarını, vadilerde dağılmalarını idare etmiş, onları derleyip toparlarken sabırlı davranmış, hayvanlarla birlikte iken onlara sevgi ve merhamet göstermiş, ayrıca dağlarda ve vadilerde yalnız kalarak  düşünmenin, tefekkür etmenin tadına varmıştır.

Allah Resûlü emaneti korumayı, sevk ve idare etmeyi, emri altındakilere karşı sabırlı ve merhametli olmayı çobanlık yaptığı yıllarda öğrenmiştir. O küçük bir çocukken çalışmaya başlamış, ailesine destek olmuş, bir köşede oturup rahatına bakmayı ve hazıra konmayı hiçbir zaman düşünmemiştir. Bizler de tıpkı onun gibi genç yaşta hayata atılmalı, erkenden sorumluluk şuuruna sahip olmalı, çalışmayı ayıp görmemeli ve şartlar ne olursa olsun bir şeyler yapabilmenin mücadelesini vermeliyiz. Dokuz on yaşlarında hayata atılmış, ömrü boyunca çalışmış ve yaptığı her işi başarıyla tamamlamış bir peygamberin ümmeti elbette ki tembellik yapma ve yan gelip yatma lüksüne sahip değildir.

 

 

                                                                                                                                                                            



[1] Buhari, İcare 2.

[2] İbn Sa’d,Tabakat,II,126

Yazar: 

Add new comment

Image CAPTCHA
Enter the characters shown in the image.