Hayat, hiç ara vermeden devam ediyor ve zaman, belirlenmiş ecele doğru hızlı bir şekilde akıyor. Allah’a olan kulluğumuzun da ebediyete uzanan bu çizgide sürekli devam etmesi gerekiyor.
Oruç; bir kimsenin güzel ahlâk sahibi olması, güzel huylarla kendisini süslemesi, ruhunu güzelleştirmesi, manevî huzuru elde etmesi, şehevî duygularına gem vurması, gidişatını yoluna sokması açısından vazgeçilmez bir yardımcıdır.
Yerleşme imkânı bulunan her yerde yapılacak iş, na¬mazın ikamesi, yani çevrenin İslâmîleştirilmesi, zekâtın verilmesi, eko¬nomik problemlerin çözülmesi; emr bi'l-ma'ruf ile sistemin yerleşmesinin ve yaygınlaşmasının sağlanması; nehy ani'l-münker'le de yabancı unsurla¬rın İslâmileştirilmiş çevreden uzak tutulmasıdır.
“Kevser”: Allah’ın (c.c) kutlu Rasûlü’ne (s) ahirette vereceği daha büyük iki nimettir ki; birincisi, kıyamet günü haşr meydanındaki Kevser havuzudur; ikincisi ise, cennette verilecek olan Kevser nehridir.
Çocuklarınıza ibadet duygusu aşılayınız. Onlara nasıl namaz kılacaklarını, nasıl oruç tutacaklarını öğretiniz.
Mu âz İbn Abdullah İbn Hubeyb el-Cühenî nin rivayet ettiği bir hadiste Allah Rasûlü(sav) şöyle buyuruyor: “Sağını solundan ayırt etmeye başladığında çocuklara namaz kılmayı emredin.”
Ramazan Ay’ında İslâm’ın iki temel rüknü olan namazve oruç âdeta bütünleşir. Oruçlu midelerle huşû içerisinde kılınan namazlar, müminlere Tevhid’in hakikatini çok daha iyi kavratır ve yaşatır.
Mirac, Efendimiz için ne güzel bir yükseliş, ne erişilmez bir mazhariyet ise O zat aleyhisselam'ın sayesinde bulunan biz ümmeti için öyle azametli bir şereftir. Âlemler, cennetler genişliğinde bir rahmettir.
Mümin, kıyamet kopuyor olsa bile elindeki fidanı dikecek kadar hayatla içli dışlıdır. Onun gönlü her noktada taze, bakışları net ve berraktır. Yaşama sevinciyle dopdoludur. Aynı zamanda ölümü unutmayacak, âhireti inkâr etmeyecek bir inancın; mahşerden dünyaya, dünyadan mahşere bakışlarını gezdirebilecek bir anlayışın insanıdır.
Velhasıl Rasûl’ün Medinesi’nde hayat günde beş kez mescidde temizlenmekteydi. Adeta kan toplanıyor, oksijenle tazeleniyor ve topluma tekrar iade ediliyordu. Namaz kötülükten alıkoyan, mirac ettiren, vakitleri belirlenmiş bir hediyeydi.