Resulullah (sav)'ın hadis hadis oruç günlüğü

Beyan Yayınları'nın yıllar önce neşretmiş olduğu bir kitap Peygamberimiz'in Ramazan Günlüğü... Ali Çelik'in bu kitabında yer verilen hadislerden kısa bir derleme yaparak Resulullah'ın Ramazan'daki sünnetlerine dikkat çekmek istedik.

Cennetin Reyyan kapısından yalnızca oruçlular girer

Ebu Ümame (ra)'den rivayet edilmiştir, dedi ki:

'(Bir defasında) Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem'e: Ya Resulallah! Bana (Allah rızasına erdirecek) bir amel emret, dedim. Şöyle buyurdular: Oruç tut! Zira onun ecir bakımından dengi yoktur.'

Ebu Hureyre (ra)'den:

'Resulüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Ramazan geldiğinde cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır, şeytanlar da zincire vurulur/bağlanır.'

Ebu Hureyre (ra)'den rivayet edilmiştir:

'Resulüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Her kim inanarak ve karşılığını sırf Allah'tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, onun geçmiş günahları bağışlanır.'

Sehl (ra) rivayet etmiştir:

'Nebi: Cennette Reyyan denilen bir kapı vardır. Bu kapıdan kıyamet gününde yalnız oruç tutanlar girer; ondan oruç tutanlardan başka kimse girmez. (Kıyamet gününde) Oruç tutanlar nerede? denilir. Oruç tutanlar kalkarlar ve o kapıdan girerler. Onlardan başka hiç kimse o kapıdan girmez. Onlar girdiği zaman kapı kapatılır...'

O güzel hilale bak ey müslüman!

Abdullah b. Ömer (ra) naklediyor:

'Resulüllah sallallahu aleyhi ve sellem Ramazan ayını zikrederek buyurdular ki: Hilali görünceye kadar oruç tutmayın; yine (müteakip) hilali (Şevval'in hilalini) görünceye kadar da bayram yapmayın. Bulut araya girerse takdir edin (yani hesaplayıp otuza tamamlayın)...'

Hz. Aişe (ra) anlatıyor:

'Resulüllah Şaban ayının günlerini hesapladığı kadar başka bir ayın günlerini hesaplamazdı. Sonra Ramazan hilalini görünce, oruca başlardı. Eğer bulut araya girer (hilali göremez) ise, (Şaban'ı) otuz gün olarak hesaplar, sonra Ramazan orucuna başlardı.'

Ebu Hureyre (ra)'den rivayet edilmiştir, demiştir ki:

'Resulüllah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular ki: Sizden kimse Ramazan'ı bir veya iki gün önceden oruç tutarak karşılamasın. Eğer bir kimse önceden oruç tutmakta idiyse orucu tutsun.'

Adiy bin Hatim (ra) şöyle demiştir:

'...şafağın beyaz ipliği siyah ipliğinden ayırt edilinceye kadar yiyin, için...' ayeti nazil olunca, ashabtan bazıları eline bir beyaz bir de siyah iplik alır ve böylece her ikisinin rengini açıkça fark edinceye kadar yerdi. Nihayet Yüce Allah 'fecir'de' ibaresini indirerek konuya açıklık getirdi. '

Mübarek yemeğe buyur!

Zeyd bin Sabit (ra) şöyle der:

'Biz Resulüllah ile beraber sahur yedik, sonra namaza kalktık...'

İrbad bin Sariye (ra) şöyle demiştir:

'Resulüllah beni Ramazan'da sahur yemeğine davet etti de 'Mübarek yemeğe buyur' dedi.'

İbn Mace'nin tahriç ettiği bir hadiste Resulüllah şöyle buyurmuştur:

'Sahur yemeğiyle gündüz tutacağınız oruca; kaylule ile de teheccüd namazına kuvvet kazanın.'

Abdullah bin Ömer (ra)'in rivayet ettiği bir hadiste Resulüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

'Şüphesiz ki Allah ve melekleri sahur yiyenlere salat ederler.'

Oruçlunun iki büyük sevinci

Resul-ü Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

'Müminin kendisiyle neşelendiği iki sevinci vardır. Birisi iftar vaktindeki oruç açma sevinci, diğeri Rabbi'ne kavuştuğu zamanki sevincidir.'

Sehl bin Sa'd (ra), Resulüllah'ın şöyle buyurduğunu rivayet eder:

'İnsanlar iftarda acele ettikleri müddetçe hayır üzere olmakta devam ederler.'

Enes bin Malik (ra) 'den rivayet edilmiştir. Resul-ü Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

'Resulüllah sallallahu aleyhi ve sellem akşam namazını kılmadan önce taze hurma ile iftar ederdi. Taze hurma yoksa kuru hurma ile, bunu da bulumazsa bir kaç yudum su ile iftar ederdi.'

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem iftar ederlerken şöyle dua ederlerdi:

'Allahım senin için oruç tuttum, senin rızkınla iftar ettim. Bizden bunu kabul buyur, Sen herşeyi işiten ve bilensin.'

Cömertlerin en cömerdi

Ebu Hureyre (ra)'den rivayet edilmiştir; Resulüllah sallallahü aleyhi ve sellem buyurdular ki:

'Kim yalanı ve onunla ameli terketmezse, onun yiyip içmeyi bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur.'

Amir bin Rabia (sa) şöyle nakleder:

'Ben Resulüllah'ı oruçlu iken misvaklandığını sayamayacağım kadar çok gördüm.'

Resulüllah sallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

... (Cibril) Resulüllah'a Kur'an dersi verirdi (yani, önce Cibril okur, Efendimiz dinlerdi; sonra Efendimiz okur, Cibril O'nu dinlerdi). Cibril (as) ile mülakat ettikleri zamanlarda hayır yapmakta esen rüzgardan daha cömert olurdu.'

Zeyd bin Cühen (ra)'in rivayet ettiği hadiste Resulüllah şöyle buyurdular:

'Bir oruçlunun iftar etmesini sağlayan kimseye, oruçlunun sevabı kadar sevap vardır; hem de oruçlunun sevabından bir şey eksilmemek üzere.'

Ebu Hureyre (ra) rivayet etmiştir:

'Resulüllah sallallahü aleyhi ve sellem, -azimetle emretmeksizin- Ramazan'da gece ibadetini teşvik ediyordu. O şöyle buyurmuştur: Kim inanarak, sevabını yalnız Allah'tan bekleyerek Ramazan geceleri kalkıp ibadet ederse geçmiş günahları bağışlanır.'

Mustafa Nezihi salavatlar getirerek yazdı

Kynak:www.dunyabizim.com

Yeni yorum ekle

Image CAPTCHA
Enter the characters shown in the image.