Adem SARAÇ

Es’ad ve Arkadaşları

Peygamber Efendimiz (sas), sadece Akabe mevkiinde değil, Mekke ve çevresinde on yılı aşkın bir zamandan beri İslâm’ı anlatıyor, insanları İslâm insanı olmaya davet ederek, onların kurtuluşu için gece gündüz tebliğ ediyordu.

I. Akabe Biatı

İslâm ile şereflenerek, Medine’nin İlk Müslümanlarıunvanını alan 6 seçkin insan, çok iyi bir çalışma yapmışlardı. O kadar ki, sadece evlerde değil, Medine’nin sokaklarında, hurmalıklarında, çarşılarında, dükkânlarında, her yerde sürekli İslâm konuşuluyordu artık.

Dâru’l-Es’ad

Hz. Es’ad bin Zürâre (ra) ve arkadaşları, Akabe mevkiinde Hz. Peygamber (sas) ile ikinci defa buluşup görüşmelerinin ardından, meşhur Birinci Akabe Biatı olmuştu. Kalifiye elemana duyulan ihtiyaç nedeniyle, Peygamberimiz’den yetişmiş bir eleman istediler.

Hocanın Hocalığı

Yesrib değişiyordu, Yesribliler de değişiyorlardı. İslâm ile şereflenmeleri üzerine İslâm esasları ile şekillenip, Kur’ân ile arınan bu kutlu insanlar, aynı zamanda, Hz. Mus’ab bin Umeyr’in sohbet halkalarında çok iyi bir şekildeyetişmişlerdi; yetişiyorlardı.

Sorumluluk ve Sorumlular

Peygamber Efendimiz (sas), bütün engellemelere rağmen İslâm’ı anlatmaya devam ediyordu. İslâm, O’nun için hayatından daha önemliydi. İslâm’ı anlatma ve yayma gayretlerinde, bir insanın asla tahammül edemeyeceği zorluk ve çilelere katlanmış ...

Sevgili’ye Yolculuk

Medine çalışmalarının temeli olan Dâru’l-Es’ad yanında, bir de Dâru’s-Sa’d oluşturulmuştu. Bu iki kurumana merkez halinde faaliyetlerini yürütürken, nerede ise her gün yeni bir şube devreye giriyordu. Şubelerden de yeni şubeler oluşuyordu.

İkinci Akabe Biatı

Abbâs Amca’sı ile beraber gelip karşılarında oturan İki Cihan Güneşi, sadece gönüllerini değil, bütün cihanı aydınlatmak için gelmişti. Peygamberimiz aleyhisselâm’ı bu kadar yakından görmenin heyecanı ile bir başka iklim yaşayan Medineli Müslümanlar, bu anın hiç bitmemesini istiyorlardı.

Tarihî Davet

Her şeyi ile belliydi ki, artık Rasûlullah aleyhisselâm Mekke’yi terk etmeye kesin kararlıydı. Nereden bakılırsa bakılsın tam 13 yıldır Mekke halkının iman etmesi için geceli gündüzlü çalışıp çabalamıştı. Fakat ne yazık ki, bunca incelik ve nezaketine rağmen, müşriklerden sürekli şiddet görmüştü.

Kuba Gülistan Oluyor

Peygamberler Sultanı, Kuba’ya girdiğinde, bütün herkes sokaklara döküldüğü gibi, kalabalık arasına karışamayan hanımlar da evlerinin balkonlarına, cumbalarına ve çatılarına çıkarak kalabalık arasında O’nu gözleriyle arıyor ve kendi aralarında “Hangisi O? Hangisi O?” diye soruşturuyorlardı…

Öncüler

Peygamberimiz aleyhisselâm, Mekke müşriklerinin -saklamak üzere- kendisine bırakmış oldukları emanetleri sahiplerine iade edinceye kadar Mekke’de kalmasını, Hz. Ali’ye siyerinebi öncüler sahabe ashabı kiram emretmişti.Önce çok büyük tehlikeler atlatan Hz. Ali (ra), daha sonra rahatladı.
RSS - Adem SARAÇ beslemesine abone olun.