Hayy olanın adıyla.
Yeni bir yılı bitirirken hüzünlüyüz, mahzunuz.
Işıksız, meşalesiz, kandilsiz kaldık.
Yolumuzu aydınlatan, kalbimize umut ve heyecan katan, ruhumuzu besleyen, hepimizi geleceğe doğru kanatlandıran mütefekkir, şair, yazar ve dava adamı Üstadımız Sezai Karakoç (Mayıs 1933- 16 Kasım 2021), bu dünyadaki ömrünü tamamladı, sevdiklerine kavuştu. Ardında kendilerine ruh üflediği binlerce er bıraktı. Hayatı boyunca erlerin, erenlerin, pirlerin yetişmesi için yazdı, çizdi, dergi yayınladı, kitap çıkardı. Şiirler, denemeler, hikâyeler yazdı, tercümeler yaptı. Sessizdi, ama arkasında çok hoş bir sada bıraktı.
16 Kasım 2021 tarihi, bundan sonra Sezai Karakoç olarak anılacak. Kendisine sonsuz mağfiret ve rahmet niyaz ediyoruz.
Geçtiğimiz ayın ortasında vefat eden Sezai Karakoç’u bir iki yazı ile yâd edelim diye düşündük. Ancak sayı ona ulaştı. Bir nebze de olsa kendisini anlatabildiysek, ne mutlu bize!
Aralık dosya konumuz sosyal medya. Gittikçe ağırlığını ve etkisini artıran sosyal medya araçları, hayatımızda neredeyse mahrem alan bırakmadı. İletişimin ve internet kullanım imkânlarının yaygınlaşması, hem sosyal medya kullanımını artırdı hem de değişik sorunların ortaya çıkmasına yol açtı. Sosyal medya araçları bir imkân mıdır yoksa bir tehdit midir konusu, öyle görünüyor ki bir mesele olarak gündemde kalmaya devam edecektir. Lehte de olsak aleyhte de olsak, dünyanın her yerinde büyük bir kitlenin bir biçimde kullandığı sosyal medyayı, sosyal medya mecralarını değişik açılardan ele alan yazılarla karşınızdayız.
Bu sayımız, hacimli ve dolgun bir sayı oldu. Umarız beğeni ve ilginize layık olmuştur.
Yeni yılda, yeni sayılarda buluşmak üzere Hayy olana emanet olunuz.
Prof. Dr. Mustafa Özel
Genel Yayın Yönetmeni
Yeni yorum ekle