O, kültürlü ve bilgili,/
İradesi pek kuvvetli,/
Mekke’deki on yedi raculün yanında/
Okuma yazma bilen, nadir bir hanımefendi./
Biraz sert, biraz celalli…/
Ancak hakkaniyetli, tıpkı babası gibi…
Hucurât sûresi Kur’ân-ı Kerim’in kırk dokuzuncu sûresi olup Medine’de nazil olmuştur. Adını dördüncü Âyetindeki Hucurât (odalar) kelimesinden alır. Bu sûrede müminlere bazı görgü kuralları öğretilmekte; Hz. Peygamber (sas)’e karşı nasıl davranılması gerektiği üzerinde durulmakta; haberleşme ahlakı...
İslâm’la şereflenmeden evveldi,/
Rüyayla sana bir müjde geldi./
Medine tarafından doğan ay,/
Gelip kucağına konar imiş./
Huzur, saadet ve mutluluk/
Gelir seni bulur imiş...
İlk dönem kaynaklarına atıflarda bulunan eserde sık sık âyet-i kerimelere yer verilerek Peygamber Efendimizin hayatının her safhasının vahyin kontrolünde olduğuna dikkat çekilmiş. Çalışma bu yönüyle Kur’ân’ı anlama çabasında bulanan talebelere...
Kitapta öncelikle Kur’ân-ı Kerim’de ve hadis-i şeriflerde “davet”e yer verilerek konu temellendirilmiş. Davetin Gerekliliği, Davette Metodun Rolü, Önceki Peygamberlerin Davetlerinde Metot ve Resûlullah’ın İslâm’a Davet Metodunu...
Cahiliyye Devri, mal çokluğuna ve kabile nüfuzuna dayanan, ensâb ilminin geliştiği bir ortamda nesebi karmakarışık eden uygulamaların yer aldığı bir dönem. Kocası ölen kadınların, üvey oğullarına miras kaldığı...
Peygamberimin hala kızı;/
Mekke hayatın, kapalı bizlere…/
İlk Müslümanlar içinde,/
Olduğunu biliyoruz sadece./
Ebu Leheb ağır sözler söylerken Efendimiz’e,/
Ümmü Cemil dikenleri sererken yere,/
Ne kadarına şahit oldun?
Hz. Haticem!/
Dünya telaşıyla çok yoruldun./
Ancak, sana, “içinde yorgunluğun, gürültü-patırtının olmadığı/
Cennet köşkleri” vaat edildi./
Sen öyle büyüksün ki Resûlullah’a yakınlığın herkesi kıskandırıyor...
Hz. Âişe;/
Henüz küçüktün, baban ve Peygamberin yola çıkmışlardı./
“Hicret” diyorlardı bu yolculuğun adına./
Nedense ters tarafa gitmişlerdi./
Halbuki Medine’ye gideceklerdi./
Sevr Mağarasında olduklarını öğrendiniz sonra...